Korkak Tavşan Masalı
Korkak Tavşan Masalı
Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde, dinozorlar dünyanın hakimi iken, uzak bir ormanda korkak bir tavşan yaşarmış.
Korkak tavşan, tilkilerin, kurtların korkusundan yuvasını ancak gece terk ediyormuş. Ama yuvasından fazla uzaklaşmaya cesaret edemiyormuş. Karnını yuvasının etrafındaki otlarla doyuruyormuş.
Korkak tavşanın aklında sürekli tilkiler, kurtlar dolanıyormış. Bu düşüncelerinden ise bir türlü kurtulamıyormuş. Yine bir gün yuvasında her zaman ki gibi kara kara düşünüyorken;
-‘Ben korkağın tekiyim. Bu yüzden de çok mutsuzum. Çünkü korkaklar hayattan tat alamaz, hep korkuyla tir tir titrerler. Ben uyurken bile korkuyorum. Bu nasıl bir hayat?’ diye düşüncelere dalmış.
Tavşan, yuvasında hem kara kara düşünüyor hem de etrafına bakınıyormuş. Bir tıkırtı, bir ses oldu mu, hemen kulaklarını dikliyor, koşmak için hazırlanıyormuş. Bir ara bir gürültü kopmuş. Tavşan hemen yuvasından fırladığı gibi bütün gücüyle koşmaya başlamış. Koştukça korkusu daha da artıyormuş. Tavşan, gölün kıyısından hızla geçerken kurbağaların ürkerek birer ikişer suya atladıklarını görünce duruvermiş ve şaşkın bir halde:
-‘Aman Allah’ım. Benden korktular. Demek ki ben de başkalarını korkuta biliyorum. Başkalarının gözünde ben de bir canavar olabiliyorum,’ diye söylenmiş. O günden sonra Tavşan, eskisi gibi korkmaz olmuş ve hayatını doya doya yaşamaya karar vermiş.Ama tavşan, hayatını yaşıyorken de etrafında ki tehlikelere karşı sürekli uyanık kalmış.
Siz siz olun, korkmaktan korkmayın ve mutlu bir yaşamın kapısını cesaretinizle açabileceğinizi unutmayın.
Korkak Tavşan Masalı da burada bitmiş.
Kaynak: La Fontaine Masalları