Görünmez Sarık
Görünmez Sarık
Bir gün büyük bir padişahın yanına bir Çulha yani “Bez dokuyucu” gelmiş. Çulha padişaha:
-“Çok güzel sarık dokurum. Eğer izin verirseniz size güzel bir sarık dokuyayım ki namuslu, dürüst kişiler onu görür fakat namussuz ve hilekar kişiler göremez” demiş. Bunun üzerine padişah, Çulhaya:
-“Sarığı doku, getir” demiş ve çulhaya birkaç altın harçlık vermiş.
Çulha parayı aldıktan sonra bir dükkana varıp orada vakit geçirmiş ve bu şekilde birkaç gün geçmiş. Bir gün Çulha, boş bir kağıdın kenarlarını katlayıp padişahın yanına gitmiş. İki kenarını katladığı kağıdı padişahın önüne koymuş ve:
Ve Görünmez Sarık Padişahın Huzurunda…
-“Ey padişah! Sana güzel bir sarık dokudum” demiş.
Padişah, Çulhanın önüne koyduğu kağıdı alıp açmış fakat kağıdın içinde hiçbir şey yokmuş. Padişahın yanında bulunan vezirler ve beyler de hiçbir şey görmemişler. Bu durum karşısında padişah kendi kendine:
-“Demek ki ben namussuz ve hilekarmışım. Bundan dolayı çulhanın dokuduğu sarığı göremiyorum” diye düşünüp çulhaya:
-“Allah mübarek etsin! Ne güzel bir sarık dokumuşsun ve güzel ustalık yapmışsın” demiş.
Vezirler bu durumdan korkup hiçbir şey diyememişler. Çulha padişaha:
-“Ey padişah, bir başlık bulup getirsinler, bu sarığın etrafına dolayayım” demiş.
Bunun üzerine padişah, hizmetçilerine emretmiş. Hizmetçiler başlığı getirdikten sonra çulha, kağıdı önüne koyup elini boş yere dolandırıp başlığı kağıda sarar gibi yapmış. Ardından da padişahın başına koymuş. Vezirler ve beyler padişaha:
-“Sarığınız mübarek olsun” demişler, ardından da Çulhaya:
-“Ne güzel bir sarık dokumuşsun. Aferin sana” diyerek onu tebrik etmişler.
Sonra padişah bu durumdan şüphelenmiş. Kalkıp başka bir odaya girmiş. Ardından da vezirlerini yanına çağırmış ve onlara:
-“Ben çulhanın getirdiği kağıdın içini açınca hiçbir şey görmedim. Bu durumda ben namussuz ve hilekar mıyım” demiş. Vezirler padişaha:
-“Biz de kağıdın içinde gerçekten de hiçbir şey göremedik,” deyip Çulhanın padişahtan para almak için böyle bir hile yaptığını anlamışlar.
Bunun üzerine padişah, Çulhayı yanına çağırtmış ve kendisini kandırmaya çalıştığından dolayı cesaretini tebrik etmiş sonra askerlerine Çulhayı falakaya yatırmalarını emretmiş. Çulha, yediği falaka sonrasında bir daha hile yapmamaya söz vermiş.
Kaynak: Kırk Vezir Hikayeleri, Görünmez Sarık.