Satanizm hakkında bilmediklerimiz

Satanizm hakkında bilmediklerimiz

Satanizm hakkında bilmediğiniz birkaç şey:

Satanizm, şeytana tapıcılık mı? Satanistler şeytana mı tapıyor?

Bizler, satanizmi şeytana tapıcılık, satanistleri ise şeytana tapanlar olarak biliyoruz. Ancak bu düşüncemiz tüm satanistler için geçerli değilmiş.

Satanistler ile ilgili ilginç bilgileri aşağıdaki yazıda bulabilirsiniz.

Satanizm hakkında bilmediklerimiz

Satanistlerin çoğu şeytana tapmazlar.

Satanistlerin çoğu, Şeytan’a veya şeytanın başka bir formuna tapmazlar – aslında ateistlerdir. 1960’ların ortalarında kurulan Şeytan Kilisesi, web sitesinde bunu şöyle açıklıyor : “Şeytan bizim için gururun, özgürlüğün ve bireyciliğin bir simgesidir ve en yüksek kişisel potansiyelimizin dışsal metaforik bir yansıması olarak hizmet eder. Biz şeytana bir varlık veya kişi olarak inanmıyoruz.”

Şeytan Kilisesi, bireyi evrenin merkezine koyar.

Hıristiyan değerlerinin Amerikan siyasetine müdahalesiyle mücadele etmek için kurulduğunu iddia eden Şeytan Tapınağı web sitesinde, “Kişisel bir Şeytan inancını desteklemiyoruz. Şeytan adını benimsemek, doğaüstücülükten ve arkaik geleneğe dayalı hurafelerden uzak rasyonel sorgulamayı benimsemektir,” deniyor.

Noel’i kutlamakta sorun yok

Satanistler neden Hz. İsa’nın doğumunu kutlamaktan mutlu olsunlar ki? Çünkü Şeytan Kilisesine göre, “Hıristiyanlar bu bayramı paganlardan çaldılar – Noel Baba hoşgörü anlamına gelir ve o, Roma ve Yunan mitlerinden Dionisos ve Silenus’un bir birleşimidir.”

“Öyleyse bu geleneklerin gerçekten nereden geldiğini bilen kişiler olacağımız için, yaşamın zenginliğinin ve değer verdiğimiz insanlarla birlikteliğin tadını çıkarıyoruz!”

Topluluğumuzda şeytani bir kilise bulamazsınız…

Şeytan Kilisesi’nin gerçek kilise binaları yok, çünkü web sitesinde “bu bizim bireyci yaşama yaklaşımımıza aykırı olurdu” diyor. Kısa bir süre için, kurucusu Anton Lavey San Fransisko’daki evini kilisenin merkezi olarak kullandı ve burada ayinler yaptı. Şimdi, kilise New York’ta bulunuyor ve ziyaretçilere açık değil.

Şeytan Kilisesi’nin bir zamanlar “mağaraları” veya toplandıkları özel yerleri vardı, ancak bunları “gereksiz” gördükten sonra dağıttılar.

Şeytan Tapınağının Amerika Birleşik Devletleri’nde, Finlandiya ve İtalya’da en az onlarca yerde bağlıları var, ancak fiziksel tapınakları yoktur.

Tapınak, Detroit’teki devasa Baphomet heykelinin açılışı için geçici bir yer bulmakta zorlandı: Tehditler ve protestolar, birçok yerin sahiplerinin geri adım atmasına neden oldu. Sonunda bir yer buldular, ancak güvenlik endişeleri nedeniyle etkinliğin gecesine kadar – katılanlardan bile – bu heykelin yerini gizli tutmak zorunda kaldılar.

Sembolizm ve sanat önemlidir.

Satanizm, çoğu din için kutsal olan kutsal yerlerden, tanrılardan ve diğer ilkelerden kaçınsa da, sembolizme ve sanata yüksek değer verir.

Şeytan Tapınağı, devlet mülkü üzerindeki Hıristiyan sembollerinin ikiyüzlülüğü olarak gördüğü dini sembollere dikkat çekmek için Şeytan’ın sembollerini kullanmış. Şeytan Kilisesi, On Emir heykeline ev sahipliği yapan Oklahoma eyaletinde, Şeytan’ın keçi başlı bir sembolü olan devasa bir Baphomet heykelinin yapılması için başvurularda bulundu. Amerika’daki birçok Hristiyanlık etkinliğine karşı eylemlerde bulunmaktadırlar.

Oklahoma Eyalet Yüksek Mahkemesi, On Emir heykelinin kaldırılması gerektiğine karar verdi ve Şeytan Tapınağı heykelini Detroit’e götürdü. Şimdi tapınak, Arkansas Lidle Rok’ta planlanan On Emir anıtının yanında Baphomet’in sergilenmesi için dilekçe veriyor.

Geçen yıl Michigan eyaleti Capitol’de Noel’i anmak için bir doğum sahnesi sergileme planlarını öğrendikten sonra, Şeytan Tapınağı Kapitol arazisine “yılan sahnesi” dediği şeyi yerleştirdi. 3 metrelik heykelde, “En Büyük Hediye Bilgidir” mesajıyla bir haç etrafına sarılmış bir yılan vardı.

Şeytan Kilisesi, daha çok topluluk aktivistleri tarafından yönlendirilen Şeytani Tapınaktan çok farklı nedenlerle olsa da, sanatı kendi uygulamasına dahil eder.

Yakın zamanda şeytani temalı sanatın yer aldığı “The Devils Reign” adlı bir serginin ve kitabın küratörlüğünü yapan Şeytan Kilisesi baş rahibi Gilmore, “Semboller esasen doğal insan yapılarıdır” diye açıklıyor.

“Satanistler, mitolojik figürleri mesafe aracı olarak kullanmaya gerek kalmadan, bu en değerli insan kapasitesine (sembol ve sanat) gururla hayran olmamız gerektiğini düşünüyorlar.”

Yukarıdaki veriler ve satanizmin genel yapısı incelendiğinde satanizmin, din kokusunun sindiği her şeye mesafeli olduğunu; toplumsal ve ahlaki kuralların olmadığı, insan arzularının engellenmeden yaşanabildiği bir ortamı arzuladığı bir düşünce yapısı olduğunu söyleyebiliriz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.